SON DAKİKA

Suskun Medya – Son Dakika Haberler

Parola Muin: Bir Abdülhamid Dönemi Polisiyesi

Parola Muin: Bir Abdülhamid Dönemi Polisiyesi
Bu haber 09 Ağustos 2017 - 0:59 'de eklendi ve 3.121 kez görüntülendi.

“Parola Muin” romanı, Osmanlı’nın son evresinde merak edilen her bir grubun devlet ve milletin kurtuluşu için ortaya koydukları düşünceleri ilginç bir polisiye hikayesiyle okuyucuya sunuyor.

Yazar, romanının toplumun her kesiminin rahatlıkla okuyabileceği tarafsız bir gözle kaleme alındığını özellikle belirterek, romanın toplumdaki uzlaşı kültürüne katkı sağlamak niyetini taşıdığını vurguluyor.

“Parola Muin” romanın genç yazarı Uğur Çelik‘e göre; Bir millet önce tarih birliği yapmalıdır, tarih birliği yapamayan milletler kendi içerisinde bölünürler ve gelecek birliğini inşa edemezler..Tarih birliğinin oluşması için ise parçalara ayrılmış bir tarih anlayışı ortadan kalkmalı ve tarihte meydana gelen her olayın bir arka plana sahip olduğu anlaşılmalıdır…

“PAROLA MUİN” ROMANINDAN BİR KESİT: HER SON ELBET YENİ BİR BAŞLANGIÇ…

Elbette devletler için de insanlar için de aşklar için de her son bir başlangıçtır. Her başlangıç ise bir sona yaklaşmaktır.
Değişmeyen tek şeyin değişim olduğu düşünüldüğünde devlet için de insan için de duygular için de bu sürecin yaşanması kaçınılmazdır.
Batıcılara “aydın” Osmanlıcılara ise “âlim” denilmeye başlanan Osmanlı topraklarında bu değişimin getirdiği zorunluluklardır elinizdeki kitabın konusu.
Yönetimin değişimi, halkın düşünce ve söylemlerinin değişimi, dost bilinen yabancıların daha da yabancılaşması, yani her şeyin hızla değişmeye başlamasıyla gelen bir son…
Meşrutiyet idaresi gerekli miydi? Meşrutiyet neden ve nasıl ilan edildi? Bu değişim sürecinde Osmanlı aydını, Osmanlı idarecileri, Osmanlı sarayı ve Osmanlı tebaası ne durumdaydı?
Bu süreci yaşayan Halil’in, devleti, vatanı ve aşkı için verdiği mücadele; bir insanın bu değerler uğruna neleri feda edip neleri göze alabileceğinin örneği. Devlet-i Aliyye mensuplarının İttihatçılar, Medreseliler ve Yıldızcılar diye bölünmeye başladığı bir dönemde Halil, Yıldız’a bağlı bir hafiye olarak İttihatçılar içerisine sızacak ve öldürülen babasının intikamının peşine düşecektir. Ancak kader her kahraman gibi ona da sürprizler hazırlamıştır.
“Sana ikazım oğlum; vatanını seveceksin ancak kimsenin vatan sevgisini ölçmeye kalkma! Çünkü ben yaptım ve anlattım işte yaşadıklarımı, sen bu hatalara düşme. Çünkü düşersen karşıdaki de düşecek ve biz birbirimizi yerken bu güzelim Anadolu toprağından da olacağız…”

Kitabı Satın Almak İçin Tıklayın

Etiketler :
POPÜLER FOTO GALERİLER
SON DAKİKA HABERLERİ
İLGİLİ HABERLER
SON DAKİKA